Bu dunyada ne yapiyorum? diye dusundu Ka. Kar taneleri uzaktan ne kadar zavalli gozukuyor, ne kadar zavalli benim hayatim. Insan yasiyor, yipraniyor, yok oluyor. Bir yandan yok oldugunu, bir yandan var oldugunu dusundu: Kendisini seviyordu, bir kar tanesi gibi hayatinin aldigi yolu sevgi ve kederle izliyordu. Babasinin bir tras kokusu vardi, onu hatirladi. O kokuyu koklarken mutfakta kahvalti hazirlayan annesinin terliklerinin icindeki soguk ayaklarini, bir sac fircasini, gece oksure oksure uyandiktan sonra kendisine icirilen pembe renkli sekerli oksuruk surubunu, agzindaki kasigi, hayati yapan butun o kucuk seyleri, hepsinin birligini, kar tanesini...

No comments:

Post a Comment